Y Ve Z Kuşağına Uygun Yeni Nesil Ofisler
Y ve Z kuşağına uygun yeni nesil ofisler
2020 itibarıyla baby boomer’lar, X, Y ve Z kuşaklarının aynı işyerini paylaşacakları bir döneme girdik. Yapılan bir araştırmaya göre çalışanların dörtte üçünden fazlası 18-34 yaş aralığında. Ofis tasarımı ve estetiği Y ve Z kuşağından çalışanların şirket hakkındaki izlenimlerini etkiliyor.
Peki, nedir bu kuşak çalışanlarının özellikleri?
- Teknolojiyi yakından takip ediyorlar: Yeni kuşaklar internetsiz bir dünyayı bilmeden dijital yerliler olarak büyüdü.
- Sosyal açıdan bilinçliler: Sosyal sorumluluk anlayışı olan şirketleri tercih ediyorlar.
- Dikkat süreleri kısa: Bazı çalışanların aynı anda ortalama beş cihaz kullandığı, çoklu görev yeni norm.
- Hevesli ve hırslılar: Birçok çalışan her yıl veya iki yılda bir terfi etmeyi bekliyor.
- Kısa sürede çok iş değiştiriyorlar: Birçoğu bir şirkette üç yıldan az kalmayı planlıyor.
- Bumerang çalışanlar: Daha sonra çalışmak için geri dönmek üzere bir şirketten ayrılmakta sakınca görmüyorlar.
Kısacası yeni nesil çalışanların beklentileri ve ihtiyaçları son derece farklı. Artık 9-5 çalışıp emekliliğini bekleyen bir nesil iş hayatında neredeyse yok denecek kadar az.
Mesela, çalışma sandalyelerinde hareketlilik ve ergonomi kritik önem sahip. Artık çalışanlar tüm gün masalarına bağlı kalmak istemiyor. Mobil cihazlar ve kablosuz internet bağlantısı sayesinde istedikleri yerde çalışabilirler. Bu da çalışan başına düşen ofis alanı ihtiyacının azalmasıyla birlikte paylaşımlı ofisler ile ortak çalışma alanlarına olan ihtiyacın belli bir ölçüde artmasına yol açıyor.
Bugünün dijital dünyasının olmazsa olmazlarından biri olan iş birliği de ortak çalışma alanlarına olan ihtiyacı artırıyor. Y ve Z kuşakları bir masaya veya bir küçük bölmelere hapsedilmek istemiyor. Onların tercihi, ortak çalışma alanlarında, açık plan düzen, toplantı bölmeleri, kısa süreliğine işten uzaklaşabilecekleri alanlar, bir şeyler yiyip içerken sohbet edebilecekleri kafeterya alanları oluyor. Konforlu ve hareketli oturma gruplarının olduğu ortak çalışma alanları uzun süreli iş birliğini, üretkenliğin artmasını, günlük etkileşimi ve ekipler arası samimiyeti artırmaya yardımcı olacaktır.
Bununla birlikte genç kuşakların beklentileri doğrultusunda değişim de kaçınılmaz. Proje ekiplerinin çeşitliliği, teknolojiyle birlikte iş yapış şekillerindeki sürekli değişim işyerlerinde modüler ofis mobilyalarına olan ihtiyacı da artırıyor. Çalışanların ofise değil ofislerin çalışanlara uyması gereken insan odaklı bir tasarım yaklaşımıyla çalışanların sağlığını ön planda tutan konforlu ofislerin ve ergonomik ofis mobilyalarının tasarlanması gerekiyor.
Genel olarak bir işyerinin tasarımı çalışanların hem psikolojik hem de fiziksel refahını etkiliyor. Çalışanların kendilerini rahat ve konforlu hissettikleri çalışma alanlarında performansları olumlu etkileniyor ve verimlilikleri artıyor.
Son Yazılar
- Sürdürülebilir Malzemelerle Geleceği Şekillendirmek
- Ofis Tasarımının Geleceği: Performansa Dayalı Bir Yaklaşım
- 2024’ün Trendi: Yenilikçi ve Dinamik Çalışma Alanları
- Dijital Yerliler İşyeri Deneyimini Değiştiriyor
- 2024’ün Trend Rengi: Peach Fuzz
- CEO'lar Çalışanları Ofise Çağırıyor
- Ofis Tasarımlarında Yapay Zeka ile Yeni Dönem
- Uzaktan Çalışma Gerçekten Verimli Mi?
- İlhamı Hayattan Alıyoruz
- Adobe'nin Renklerle Düzenlenen Yeni Ofisi*
- Geleceğe Yatırımın Sırrı Ofis Mobilyasında Gizli
- Önce Ergonomi, Sonra Renk
- Yılın Rengi Viva Magenta
- Zihni Harekete Geçiren Renkler
- Doğru Ofis Mobilyası Ruhu Dinlendirir
- Beden ve Ruha İyi Gelen Ofisler
- Ofiste Ev Rahatlığını Yakalayın